Açıklama
Metrodaki Yabancı sol siyaset içinde mücadele etmiş bir siyasi sürgünün 20 yıl sonra döndüğü İstanbul’da hiç ummadığı bir girdaba sürüklenişini soluk kesen bir tempoyla okura sunuyor. Polisiye bir maceranın geri planında ise hayatla hesaplaşmalar, düş kırıklıkları, aşklar iç içe geçiyor. Selçuk Pekmezci’nin yaşadığı küçük bir karışıklıkla başlar roman. Basit, sıradan, günlük bir karışıklık bir fırtınaya dönüşecek ve olaya dahil olan herkesin hayatını derinden sarsacaktır. Çünkü görünen o basit karışıklığın gerisinde uluslararası enerji kartellerinden finans devlerine kadar pek çok aktör saklıdır. Herkes o küçük yer değiştirmeyi beklemektedir adeta. Entrikalar, savruluşlar, ihanetlerle akıp giden romanda sürekli yükselen tempo aynı zamanda Selçuk’un yaşadığı bir hesaplaşmayla zenginleşecektir.
Bu dinamik roman bir yanıyla polisiye bir anlatıdan beklenenleri çok sarsıcı biçimiyle önümüze sererken bir yanıyla da bir sürgününün uzun yıllar sonra İstanbul ile yüzleşmesinin etkileyici öyküsünü anlatıyor. Eğer bir polisiye romandan incelikle örülmüş bir kurgunun yanı sıra iç dünyanıza dokunmasını da bekliyorsanız doğru kitapla temas kurdunuz demektir.