Açıklama
Daha önce Banyo ve Fotoğraf Makinesi’ni yayımladığımız Toussaint’in Türkçe’deki üçüncü kitabını sunuyoruz. Sürdürdüğü “olaysız-sakin” yaşamıyla çağdaş bir Oblomov’u çağrıştıran Toussaint’in tipik anti-kahramanı, Mösyö karakteriyle karşımıza çıkıyor bu defa.
Yaşamda hiçbir hırsı, projesi olmayan, düşman olduğu gerçeklikten kaçıp yalnızlığına ve düşüncelerine sığınan, “göze fazla batmamaya” çalışarak gündelik monoton yaşamını sürdüren Mösyö, kendisinden bir şeyler talep eden insanlar yüzünden huzursuzdur. Pek de farkında olmadığı bir nişanlısı, fazla uğraş gerektirmeyen “kıyak” bir işi, yeni tanıştığı ve “arkadaş” olmak zorunda kaldığı bir komşusu vardır. Bütün bu insanlarla olan ilişkiler Mösyö için anlamsız birer yükten başka bir şey değildir. Özlemini duyduğu dinginlik için çareyi sık sık kiralık evinin terasına sığınmakta bulur.
Hayır diyemediği için sürüklendiği yaşamdan kaçarak tek başına geçirdiği saatler boyunca “acının yokluğundaki zevki, zevkin yokluğundaki acıyı” hisseder. Ta ki bir partide kendisini ilgiyle dinleyen “ağırbaşlı” bir kadınla tanışıp âşık oluncaya kadar…
Fransız edebiyatının son yıllardaki en parlak kalemlerinden biri olan Toussaint’i sevenlerin kaçırmayacakları bir kitap.